SUNAY ERDEM

“…Ben meslekler arasında yapılan katı ayrımlara karşıyım. Yok sen bunu yapamazsın, bunu ben yaparım çünkü bu diplomaya ben sahibim… esas olan bilgi ve birikim, sınırsız çalışma ve üretmek, işini sevmek…”(SUNAY ERDEM İLE PEYZAJ MİMARLIĞI ÜZERİNE RÖPORTAJ, www.peyzax.com)
PEYZAJ MİMARLIĞI VE SUNAY ERDEM
Tasarım sürecinde yapılar mı ana öğedir yoksa çevre verileri mi bilinmez ama birinin diğerinden bağımsız düşünülemeyeceği aşikardır. Bazen yapıda var olan bir sorunu; doğadan bir öğe, bir ağaç, bir çiçek, belki de bir kaya parçası tüm doğallığıyla ve hiçbir objeye negatif etki bırakmadan çözebilir. Bu ve daha nice sahip olduğu niteliğiyle peyzaj; ne mimariden ne de çevreden soyutlanarak düşünülemez. Peki bu söz konusu çevrenin peyzajdan ne farkı olabilir? Peyzajı mevcut kılan mıdır çevre?
Tanım olarak bakıldığında çevre, “kullanıcıyı etkileyen faktörler” denilmektedir. Peyzaj ise “insanlar tarafından algılandığı şekliyle, karakteri tabii veya insani unsurların eyleminin ve etkileşiminin sonucu olan bir alan” şeklinde açıklanmaktadır. Bu perspektikle yola çıkılınca, aralarında bariz bir farktan söz edemesek de algısal olarak küçük nüanslardan bahsedebiliriz. Zira çevre tabiri, kullanıcı konumuna göre değişebilirken peyzaj; sabit olarak kalabilmekte ve neden olduğu birçok algı sayesinde daha etkili olabilmektedir.
Kuramsal olarak baktığımızda peyzaj için aynı zamanda bir “mekan”dır diyebiliriz. Ancak, apayrı bir “mekan çeşidi”dir denebilir mi tartışılır. Bununla beraber, mekanımızı yaşatacak ve daha anlamlı hale getirecek kişi kimdir derseniz; bu peyzaj mimarıdır. Gün gelir peyzajı, başlı başına bir peyzajla anlamlandırırken; gün gelir var olan ya da yapılacak olan yapıyı kendi kurgusunun ürünü olan peyzajla anlamlandırır. Anlamını katabilmesi için elinde öyle güzel imkanlar vardır ki bir bakmışsınız tamamen yapay bir eseri doğayla bütünleştirerek onun bir parçası haline getirmiş; bir bakmışsınız doğanın içinde kaybolmuş mimariyi, olduğu gibi gün yüzüne çıkarmıştır. Bunlar ve daha birçok imkanlara sahip olan günümüz peyzaj mimarlarından bir örnek verecek olursak, kuşkusuz Sunay Erdem buna en güzel örneklerden biridir.
1971 Bulgaristan doğumlu Türk mimar Sunay Erdem, Ankara Üniversitesi'nden Peyzaj Mimarı olarak mezun oldu. 1998 yılında kardeşi mimar Günay Erdem ile ortaklaşa Erdem Mimarlık şirketini kurmalarının ardından Sunay Erdem yurtiçi ve yurtdışında,birçok kentsel tasarım projeleri gerçekleştirdiler.1992 yılında kurulan Erdem Mimarlık'ın İstanbul,Ankara ve New York’ta mimarlık ofisleri bulunmaktadır.*
Ofis, kentsel tasarımdan,peyzaj mimarlığından küçük ölçekli projelere kadar çok çeşitli projeler üretmekte ve Reykjavik, Vancouver, La Spezia, Riverton, Orlando, New York, San Francisco, Musul, Nogales'te açılan uluslararası mimarlık yarışmalarında birincilik ödüllerine layık görüldü.**
ESKİZLER


Uluslararası Sketch Showdown Yarışması, Resim © arkitera.com Tosbağa Dere Rekreasyon Alanı Fikir Projesi Yarışması, Resim © arkitera.com
Mimarlık alanında trans-disipliner uygulamalar ve dijital yöntemlerin yükselişiyle birlikte eskizler de derinden değişime uğramış durumda. Eskizin izleyicide oluşturduğu algı ve anlayışın hala geçerli oluşu, birçok tasarımcının eskizi yeniden ele almasını ve bu çizim yönteminin tarihsel rolünü devam ettirmesini sağlıyor. Gelişmekte olan bu yeni diyalog, 21. yüzyılın yenilikleri ile geleneksel arasında benzersiz bir sinerji ortaya koyuyor. Mimarlıkta geleneksel olan serbest el sunumunu nadir kullananlardan olan Sunay Erdem'in 1992-2018 yılları arasında 800'e yakın çizdiği serbest el skeçleri, perspektifleri bulunmakta ve devam eden geleneksellikten ödün vermemiş mimari çizgilerinin yansımalarını eskizel çalışmalarında bize doğrudan hissettirmektedir.
Adını 'Özgürlük Parkı' projesiyle birçok ülkede duyurmuş olan Sunay Erdem, 'Duvarları Yık' adı altında gerçekleştirilen Nogales şehrinde ''Halkın Seçimi Ödülü'ne'' layık görüldü. Proje aslında mimarın peyzaja yönelik kendi izlerini barındırmasından çok, mesaj içeren bir projenin parçası olmasıyla da bizde kendi çizgisini hissettirememesine sebep olmuştur.Eskizlerindeki gelenekselliğin parçası olan serbest el sunumu başarılı kullanarak ve hayal gücünün yansıması olan eskizel çalışmalarını çizgi,ton,renk gibi mimari ögelerle başarılı betimlemeler yapmasına rağmen 'Özgürlük Parkı' projesinde aynı farkındalığı görememişizdir.

Trakya Üniversitesi Sunay ERDEM Buluşması(06.03.2019), Mimarlar Ne Der + ?
Buluşmadan Önce Sunulan Kaynaklar :
https://www.youtube.com/watch?v=Ce6wwdB9vvs
http://www.arkitera.com/proje/1409/aegean-hills-konutlari
http://www.arkitera.com/proje/4026/soyak-kristal-kule
http://www.hasmimarlik.net/
http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/karsinizda-her-seyiyle-dogan-hasol-18483793
http://www.arkitera.com/haber/13878/mimarlar-dik-durur
http://www.arkitera.com/haber/3315/dogan-hasol-mimarlar-dunyada-iz-birakmali
http://www.arkiv.com.tr/proje/anadolu-titanic-comfort-otel/1378
*Sunay ERDEM, http://www.arkitera.com/etiket/1901/sunay-erdem
** Sunay ERDEM, http://www.arkitera.com/etiket/1901/sunay-erdem
Buluşmaya Katılanlar :
Ezgi ÇAVUŞ
Emre İÇMEN
İbrahim Kaan ÜLKER
Furkan Yaşar GÜMÜŞ
Gülcan ARICI
Diler Zeynep ESENKAL
Esat HAZAR
Mehmet KARADENİZ
Beyza DALKILIÇ
Muhammed Yusuf MAVUŞ
Ece DENİZ
İbrahim ERGİN
Semih ÇÖMLEK
#sunayerdem #mimarlık #architecture #trakya #trakyatopluluğu #mnd #mimarlarneder #deneme